10 Ekim 2019 Perşembe

Leon Battista Alberti

          Leon Battista Alberti İtalyan mimar, ressam, şair, dilbilimci, filozof, müzisyendir.Aynı zamanda Rönesans harketinin öncülerindendir. Mimarlık, resim ve heykel üzerine yapıtları Rönesans düşüncesini özünü yansıtır. Alberti çoğu alanda büyük başarılar göstermiştir. Mimarlık konusunda Vatikan'ın restorasyonunnu ve Santa Maria Maggiore'nin bazı onarım işlerini alması üzerine mimarlık konusunda saygınlığı artmıştır.
        Alberti 1446'da Rimini tiranı Sigismondo Malatesta için San Francesco Kilisesini yapmıştır. Kilise cephesinin özgün yanı Roma zafer kemerlerinin kilise mimarlığına uygulanmasıydı. Kilise İtalya'nın en önde gelen dinsel yapılarından biri oldu.
Alberti kendini mimarlık, perspektif ve resim alanında çalşmaya adamış ve bu konularda çeşitli kitaplar yazmıştır. Alberti'nin mimarlık adına en önemli eseri on kitapçıktan oluşan De Re Aedificatoria'dır. Alberti'ye göre mimarlık kentsel bir eylemdir. Mimarlıkla ilgili kitabının önsözünde mimarlığın işlevsel ve estetik yönden kente getirdiği zenginlikten söz eder. Mimarlık sayesinde kentler öenmli kişilerin anılarını canlı tutan anıtlara, kamu yapılarına ve özel konulara kavuşmaktadır.
       

        BİLGİ: Vitruvius'un De Arcitectura eserinde değindiği mimari bir yapıt için gerekli olan kategoriler şunlardır 1.sağlamlık 2.kullanışlılık 3.güzellik. Leon Battista Alberti ise De Re Aedificatoria adlı yapıtında aynı kategorileri farklı bir sıra ile tekrarlar 1.kullanışlılık 2.sağlamlık 3.güzelliktir. Her iki sanatçıda mimariyi belirleyen temel kategorileri farklı sıra da olsa aynı şekillerde tanımlamışlardır.

9 Ekim 2019 Çarşamba

Marcus Vitruvius Pollio (d. MÖ 80-70 - ö. MÖ 15'ten sonra)

       Marcus Vitruvius Pollio Romalı mimar ve mühendistir. De Architectura eseri en önemli eseridir.Antik dönemden kalmış eseri 10 kitaptan oluşur. Mimarlar için el kitabı olmaktan çok mimarlığı anlamak isteyenler için yazılmış eserdir. De Architectura adlı eserinde başarılı bir mimarlık için "Utilitas,Firmitas,Venustas (Kullanışlılık,Sağlamlık,Güzellik) etmenlerinin gerekli olduğunu söylemiştir. Mimarlığın belki de en temel tanımın yaptığı söylenir. Vitruvius tarafından betimlenen mimarlığın temel ögeleri antik çağdan beri özünde değişmeden kalmıştır. Vitruvius'un yararlılıkla kastettiği şey, odaların mekanların kullanımlarını hiçbir şeyin engelleyemeyeceği biçimde düzenlenmesi ve böylece yapı yeriyle kusursuz bir uyum içinde olmasıdır. Sağlamlık ise temellerin sağlam olması ve yapı malzemelerinin özenle seçilmesi anlamına gelir. Güzellikle kastedilen ise ''yapının görünüşünün hoş ve zarif olması ve ögelerinin doğru simetri kurallarına göre orantılanmış olmasıdır. Bu güzellik fikri sonraki yüzyıllarda değişik şekillerde yorumlanmış olsa da Vitruvius üçlemesi hala iyi mimarlığın ögelerinin geçerli bir özeti olmaya devam ediyor.
      Vitruvius mimarın okumuş olması gerektiğini belirtmiştir. Bununla birlikte mimarlık ürününün görünümünü anlatabilmek için çizim bilgisi olması gerektiğini belirtmiştir. Bir mimarda iyi bir geometri bilgisi olmasını söylemiştir. Mimarlığın düzen, düzenleme, armoni, bakışım, uygunluk ve ekonomiye dayandığını betimlemiştir. Günümüzde bu kavramlar çeşitlenmiş ve Vitruvius'un yaşadığı dönemden bağlamları değişmiş olarak ele almaktadır.
      Vitruvius kendi deneyimlerini yanı sıra Eski Yunanlı ünlü mimarların kuramlarından da söz eder. İncelediği konular arasında tapınak, tiyatro, özel konutlar ve villa yapıları da yer almaktır. Bu eserinin günümüze ulaşması günümüzde bu denli gelişim yaşanmasına temel olmuştur ve büyük bir servettir.

2 Ekim 2019 Çarşamba

TASARIM FELSEFESİ

         
      Tasarım kelimesi sözlükte geçen anlamı haricinde geniş bir anlam içeriğine sahiptir.Tasarımın ana maddesi fikirdir.Önce bir düşünce tohumu olur daha sonra somutlaşarak ortaya bir ürün çıkmış olur.Bir kalem tasarım olduğu gibi bir bilimsel araştırma da tasarımdır.Ortada bulunan sorunlara karşı üretilmiş bir fikir olarakta nitelendirebiliriz tasarım kelimesini. Nasıl ki biz insanlar anne karnında gelişip belli bir süre içinde dünyaya geliyorsak tasarım da duyularla hayal gücüyle gelişip dünyada bir nesneye dönüşmüş olur.Tasarım insanın varlıkla kurduğu bir iletişim tarzıdır.
       Tasarım bilimde kuramlar felsefede ise düşünce sistemleri olarak somutlaşır.Bilim insanları ve düşünürler bir tasarım modeliyle düşüncelerini ya da bilimsel olayları ortaya koyar.Düşünce tasarım ve nesneyi bir zincir olarak düşünebiliriz.Birbirlerinden asla kopmazlar ve eksiklik durumunda sonuca ulaşamazlar.Bugün aklımıza gelebilecek her türlü somut varlık tasarımla biçim kazanıp bize ulaşmıştır.  

      SORU 1 : Tasarım geniş anlamı ile bir fikrin tasarlama, planlama, eksizler yapma, biçimlendirme ve kurgulama gibi ifadelerle somutlaşma halidir. 
Yazarın belirlediği farklı tasarım eylemlerinden biri etiktir.İnsan, bir doğa varlığı olması sebebiyle edinmiş olduğu eğilimlere ve içgüdülere dayanan hareketlerin istenciye bir eylem haline dönüştürebilir.Yazara göre kısaxası içsel durumlarımız insan isteği ile bir eyleme dönüşür.Her türli eylem buna girebilir.


      SORU 2 : Endüstri eserleri topluma fayda sağlamak için yapılan eserlerdir sanat eserleri ise topluma karşı herhangi bir fayda düşünmeksizin kendi düşüncelerini ortaya koyar. Endüstri eserlerinde amaç yarardır sanat eserlerinde sanatçı sanatsal değer taşıyan ürünlerini ortaya koyup yeteneğini icra eder. 
      

Prairie Evleri ve Usonian Evleri

     1867-1959 arasında yaşamış Amerikalı (Wisconsin'de doğmuş) mimar, iç mimar, yazar ve eğitimci olan  Frank Lloyd Wright  özgün mimar...